YıLdız Foruma HoşgeLdiniz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
YıLdız Foruma HoşgeLdiniz

iyi vakit geçirmeniz diLeğiyLe
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Dehşet Neşet

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
RapunZeL
Süper Moderotor
Süper Moderotor
RapunZeL


Kadın Mesaj Sayısı : 896
Yaş : 33
Nerden : İstanbuL
Lakap : *Tavsan Disli*
Kayıt tarihi : 02/09/08

Dehşet Neşet Empty
MesajKonu: Dehşet Neşet   Dehşet Neşet EmptySalı Eyl. 02, 2008 7:52 pm

ASAGIDAKI "SEHIR EFSANESI" DEGIL, "GERÇEK" :BORNOVA
ANADOLU 'DAN BIR FIZIK
HOCASIYMIS
İzmir'in ünlü hocalarından Fizikçi Dehşet Neşet, sınavlarda
sorduğu
garip sorularla efsaneleşmiştir. Neşet Bey bi keresinde
sınavda,
karmaşık bir makara sistemi sormuş ve öğrencilerden
sistemin
dengede durup durmadığını belirlemelerini
istemiş. Öğrenciler
kağıtlarını formüllerle,
rakamlarla doldurmuş. Ancak hepsi sıfır
almış.
Dehşet, "Doğru cevap 'makara yere
düşer' olacaktı" demiş. Meğer
çizimdeki
makara tavana bağlı değilmiş.
Dehşet Neşet müthiş bi
Fenerbahçe
fanatiğiymiş. Bi sınavda da, Galatasaray-Fenerbahçe maçıyla ilgili
bi soru sormuş ve Fenerbahçe ceza sahası civarından atılan

bir şutla
ilgili; vuruş açısı, topa vuruş hızı, kalecinin yeri ve yapabileceği haraketler
gibi bilgileri vermiş. Soru, bu

topun gol olup olmayacağıymış. Öğrenciler
yine uğraşmışlar soruyu çözmek için.Ama yine hepsi sıfır almış. Sorunun
yanıtı

şöyleymiş: "Rüştü ordan
gol yemez!"
Dehşet'in bir de,
kendinden 1 saniye sonra gelenlerden dahi geç kağıdı istemek gibi katı bi
prensibi varmış. O lisesinin

müdür yardımcısı da sertliğiyle efsaneleşmiş
bi hocaymış. Geç kağıdı almak için gidenler genelde sopa yiyip çıkarmış. Bir
gün

bi öğrenci Dehşet Neşet'in dersine geç kalmış. Sınıfın bulunduğu
koridora girince Dehşet'in sınıfa doğru geldiğini görmüş.

Hemen koşmaya
başlamış.Bi bakmış Neşet Hoca da depar atıyor. Yarışı Dehşet kazanmış ve "Git
geç kağıdı al!" demiş.Bu efsaneyi

Egemen Seven gönderdi. Sağolsun,
varolsun Dehşet Neşet Smiley
Gul Yanmaz: Dehşet'tin dehşet sorusu
Dehşet Hoca hakkında burada
anlatılanlar kesinlikle doğrudur. Neşet lakabıyla o kadar özdeşleşmiş bir
insandır ki; çok az

kişi onun
soyadının ne olduğunu bilir. Ben hem
ortaokulda hem lisede fizik dersini Neşet'ten alma şanssızlığına uğramış az
sayıda

insandan
biriyim. Bir sınavda Kepler yasalarıyla ilgili bir
soru sormuştu.Sınıfta bir tek baya inek bir arkadaş bu
soruyu

bilebilmişti.Bu sınavdan tek sıfır alan da o oldu. Çünkü o sorunun
cevabı "Daha o dersi işlemedik hocam" olacaktı.
Mehmet Kaya: Yaşayan
efsane
Dehşet Neşet'in eski bir öğrencisi olarak, onu efsane olarak lanse
etmenizi şiddetle kınıyorum. O, olsa olsa "Yaşayan efsane"

olarak
nitelendirilebilir. Kendisi ayrıca sıkı bir Clint Eastwood hayranıdır. Tahtada
elinde tebeşir, fukara İngilizcesi'yle

birtakım garip hareketler
eşliğinde "this is this, this goes this" diye ders anlatması hala kulaklarımda
çınlıyor. Evrensel

çekim konusunun ardından yaptığı sınavda, bir
gezegenin dünyaya olan uzaklığını milimetre cinsinden
sormuştu. Sorunun
verileri de kilometre, feet, inch gibi aklına nasıl eserse öyle vermişti.
Çevirmeleri yapacağız diye kafayı

sıyırmıştık.
Yanıt tabii ki "Bu
verilerle bu soru çözülemez" gibi dehşetengiz bir şeydi.
SERTAN ERGUR:
Psikopat Neşet
Bir gün öğlen teneffüsünde G Blok'un önünde yemek
yiyodum.Dehşet Neşet, 5 Mat B sınıfından çıktı ve beni göstererek,
"Gel

bakiyim buraya" dedi. Çekinerek yanına gittim. Elimde de tost ve
kola vardi. Neşet Hoca, 5 Mat B sınıfını o öğlen

cezalandırıp öğle
teneffüsüne çıkarmamıştı.Bana, "Ye lan o tostu sınıfın önünde" dedi.Tostu 45
kişinin önünde yemeye

başladım. Dehşet Neşet bir yandan da, "İç, kolayı
da iç" diyodu. Ama esas olay sonraki cümlede patladı:"Ağzını da
şapırdat

lan, canlari çeksin!"
Seçil Totan: Pastadan köprü
Dehşet Neşet orta 2 ve orta 3'de fizik
dersimize girmişti. Okul nöbetçisi onun dersinde sınıfa girmeye görsün,
tahtadaki

fizik
problemini ona çözdürürdü. Çocukcağız konuyu bilmediği
için çözemezdi. Dehşet'in gazabına uğrayıp genelde ağlayarak
sınıftan

kaçardı. Ağlattığı öğrencilerin arkasından da "Sümüklüüüü!" diye
bağırırdı. Bir de sorduğu soruya doğru cevap
veremeyen

öğrenciye
"Eylül'de gel!" şarkısınının nakaratını söylerdi.
Bir keresinde, dönem ödevi olarak tahtadan köprü yapmamızı istemişti.

Hepimiz tahtadan
köprü yaptık. Ancak annesi yemek
öğretmeni olan bir arkadaşımızla ailesi zengin bir diğer
arkadaşımızdan

pastadan bir köprü
yaptırmalarını istemişti. Ödev teslim günü
pastalardan birini öğretmenler odasına gönderdi, diğerini ise bizler
afiyetle

yemiştik.
Gunsil Tokcan: Dehşet'in kravatı
Dehşet Neşet'in
kulak çekiş stili de ilginçti. Elleri kirlenmesin diye, öğrencinin kravatıyla
çocuğun kulağını tutar, öyle

çekerdi.
Hakan Gokalp: Bu soru
çözülmez
Ben lise 1'deyken Dehşet Neşet bizim fizik hocamızdı. Bir sınavda
sorduğu sorunun cevabı "bu soru çözülemez" olduğu için

sonraki
sınavda
çözemediğim sorulara "bu soru çözülemez" cevabını yazmıştım. E, haliyle fizikten
geçebilmek için öbür sömestr bayaa

bir
çaba sarfetmem gerekmişti.
Vektörlerle ilgili bir şeyleri anlatırken sarfettigi "a kar vit di zpidoff dördi
kilomaytir

peravir iz goink du
fuaaaaaaaaaaaaaar" (a car with the
speed of thirty km/h is going to fuar) (İzmir fuarı) cümlesi hala
kulaklarimda

yankılanıyor.
Orcun Ozelmas: Dehşet'in diğer
sorusu
Anlatılanlar doğrudur. Dehşet Neşet'in sorduğu ilginç bir soru daha
var: Örümceğin biri arabanın ön camına ağ yapar. Bu ağa

bir
sinek
takılır ve örümcek tarafından yenir. Dehşet, ağın gerilme kat sayıları,
sineğin öz kütlesi, ağırlığı ve sindirim sonrası

kaybolan kütle gibi
değerleri verir ve öğrencilerden ağın gerilme eğrisini bulmalarını ister.
Sorunun yanıtı x= 0 (Örümcek

cama ağ yapmaz)'dır.
Alp KAYIRAN: Dehşet
teknik direktör olursa
Dehşet Neşet, öğle tatilinde futbol oynayanları
seyrediyormuş. Kalecilerden birine kızmış, kulağından yakalayıp bir
kenara

çekmiş.Maç yapanlar Dehşet'ten korktukları için maçı kesememiş,
kalecisi olmayan takım 4 gol yemiş. Bir de hocamız

Fenerbahçe'nin
ancak
kendisi takımın teknik direktörü olduğu zaman şampiyon olabileceğini
iddia ederdi. Takıma uygulayacağı müthiş taktiğin devre

arası kötü
oynayanları odunla dövmek olduğunu söylerdi.
Serkan Gazel: Dehşet'in
görünmeyen yazısı
Dehşet Neşet'in öğrencisi olduğum yıllarda kara tahta -
tebeşirden cam gibi tahtalar ve marker diye tabir ettiğimiz

mürekkepli
kalemlere geçilmişti. Sınıfta da her gün kalemlerin mürekkepleri ile
ilgilenmesi
gereken bir öğrenci vardı. Neşet Hocanın dersi olduğu bir gün
görevli zat-ı muhterem kalemleri doldurmayı unutmuş. Neşet Hoca
tahtaya
yazmaya başladı ama kalemin boş olduğunu görünce durdu. Sınıfta bir ölüm
sessizliği oldu. Biz tam kalemleri

doldurmakla görevli arkadaş için
fatiha filan okumaya hazırlanıyorduk ki, Neşet Hoca yazmaya devam etti. Adam boş
kalemle

tahtaya görünmeyen yazılar yazdı. "Bakın buraları iyi not edin",
"şekilde de görüldüğü gibi" gibi
repliklerle şovunu süsledi. Hatta ara sıra
bizden birini çağırıp boş tahtayı sildirdi. "Şurayı iyi temizle" filan
dedi.

Gülemiyorduk doğal olarak. O gün anlattığı ve bizim göremediğimiz
yazılardan bayaa bi
soru sormuştu.
Alp KAYIRAN: Balıklar neden
aptaldır?
Dehşet Neşet'in bence en gırgır sınav sorusu "Balıklar neden
aptaldır"dı. Dehşet'e göre bu sorunun doğru yanıtı şu olacakmış:
Balıklar
suyun içinden baktıklarından balıkçılar uzakta görünür. Balıkçı nasıl olsa
uzakta diye rahat rahat dolanırken ağa

yakalanırlar.
Umut Özdemir:
Dehşet'in garip huyları
1- Sözlülerede asla soru sormaz, isimleri okur,
öğrencilerin yüzlerine bakarak not verirdi.
2- Lisede henüz tebeşir
kullanılırken, silgi
sorunu yaşanırdı. Eğer o ders tahtanın silgisi yoksa,
tahta dolduğunda sanki temizlenmiş gibi yazıların üzerini yeniden

yazardı
veya sınıf nöbetçisine tahtayı nöbetçinin ceketiyle sildirirdi.
3- Eğer bir
cümle yazıyorsa ve tahtanın boyu o cümleyi tamamlamaya yetmezse duvara yazmaya
devam ederdi.
4- Fenerbahçe'nin yenildiği haftanın ilk günü okula
gelmezdi.
Berker Kilinc: In Torki diziplin iz veri importinıt
Ben 89
mezunuyum. Orta ikideyken sınıfımıza bir yıllığına Amerika'dan bir arakadaşımız
gelmişti.Amerika'da büyüdüğü için

Türkçesi bozuktu. Birgün bu arkadaşımız
Dehşet'e "Sayın hocam" diye hitap edeceğine karıştırıp "Hocacığım" demişti.
Dehşet

muhteşem İngilizcesiyle "In Torki, diziplin iz veri importinıt"
diyip bu çocuğun kulağını (tabii kravatıyla ) çekmiş ve ceza

olarak
"Eylül de gel" şarkısını ezberlerleme ödevi vermişti.
Leon Telyaz: Kar
yağarsa Lise yılları boyunca Neşet Hoca'nın bir öğrencisi olarak anlatılanların
tümünü doğruluyorum. Dehşet

Neşet'in dersleri her zaman atraksyon dolu
geçerdi. Bütün öğrencileri sınıfın en arkasına
toplayıp tahtaya karınca duası
gibi mini minnacık yazarak ders anlatırdı. Ders sonunda da "haftaya bu
anlattıklarımdan sınav

olacaksınız" der ve tahtayı sildirirdi. Derste bir
tek kelime not alamayan bizler diğer haftayı merakla beklerdik. Bir de
her

ders yılı başında "Bu yıl kar yağarsa hepinizi fizikten geçiricem"
derdi. Ama beni lise yıllarımda İzmir'e hiç kar yağmadı.
Gözde KAVALCI: Tren,
örümcek ve Dehşet
Neşet'ten "Dehşet" bir soru daha: Bir tren ...m/s hızla
gidiyor. Bu sırada bir örümcek ...m/s hızla trenin camına
tırmanıyor.

Aynı zamanda hızı ... m/s olan yağmur damlası trenin camına
kaç derecelik bir acıyla gelmelidir ki; örümceğe göre hızı ...m/s

olsun?
Buyrun burdan yakın.
Umut Korkmaz: Yangın kolunda integral sözlüsü
Ben
Almanca bölümünde okuyordum ama iki sene eğitsel kollarda Dehşet Neşet bizim
kollara gelmişti. Lise 2'de Yangın kolunda

iken
Dehşet, kendi
öğrencisi olan Lise Son'lara integral soruları soruyordu. Bu arada sınıfa Orta
1'lerden nöbetçi bir çocuk

geldi.
Dehşet Neşet çocuğu yaklaşık 5
dakika kaale almadan beklettikten sonra (sınıfa giren nöbetçilerle hiç muhatap
olmazdı nöbetçi

bir süre bekler sonra sıkılıp dışarı çıkardı) çocuğa
integral sorusu sordu. Çocuk tabii ki bilemedi. Dehşet çocuğa " Lise

sona
gelince bana hatırlat sana sıfır veriyim" dedi.
irfan bekleyen: Dehşet'ten
hayat bilgisi
Dersin konusu elektriksel yüklerdi ve Dehşet sözlü yapıyordu.
Tahtaya kimi kaldırsa problemi sorup, hemen akabinde "Nasılsa
bilemeyeceksin.
Otur yerine" diyordu. Sıra sınıfımızdaki okul ikincisi arkadaşa geldi. (Bu
arkadaş bir yıl sonra ÖSS-ÖYS'de

Türkiye
ikincisi oldu.) Arkadaş
rahat, Dehşet ne sorsa bilecek durumda. Ama Dehşet Neşet'in sorusu şuydu "Bir
salata tarifi ver

bakalım". Tabii
arkadaşımız ve bütün sınıf şoka
girdi. Dehşet gayet sakin bir şekilde ünlü açıklamasını yaptı: "Arkadaşlar iyi
salata yapmak, iyi fizik bilmekten daha yararlıdır".

YORUMSUZZZ...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.yildizforum.yetkinforum.com
 
Dehşet Neşet
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
YıLdız Foruma HoşgeLdiniz :: KOMEDI ve MIZAH :: Fıkralar-
Buraya geçin: