YıLdız Foruma HoşgeLdiniz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
YıLdız Foruma HoşgeLdiniz

iyi vakit geçirmeniz diLeğiyLe
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Sezen üç günde hiç Canoyu sormadı mı?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
RapunZeL
Süper Moderotor
Süper Moderotor
RapunZeL


Kadın Mesaj Sayısı : 896
Yaş : 33
Nerden : İstanbuL
Lakap : *Tavsan Disli*
Kayıt tarihi : 02/09/08

Sezen üç günde hiç Canoyu sormadı mı? Empty
MesajKonu: Sezen üç günde hiç Canoyu sormadı mı?   Sezen üç günde hiç Canoyu sormadı mı? EmptyÇarş. Eyl. 03, 2008 5:00 pm

Sezen Aksu, İstanbul’dan ayrıldıktan bir gün sonra Cano ve kedisini sormak için
yardımcısını aramış. Ancak yeğenini görmeye giden kadın, sanki evdeymiş gibi
konuşmuş ve her şeyin yolunda olduğunu söylemiş

Sezen Aksu’nun “O bir
köpek değil, bizden biriydi, adam gibiydi” dediği Cano’nun, emanet ettiği
kişilerin ihmali yüzünden ölmesi şu sıralar düşük yoğunluklu magazin gündeminin
bir numarası olmaya devam ediyor.
Yanıtı en çok merak edilen soru da
şu:
Hayvanı olan biri, evden uzakta bile olsa telefon açıp da durumunu sormaz
mı?
Dün konu hakkında bir hayli yeni bilgi edindim ve merak edilen her şeyi
en ince ayrıntısına kadar öğrendim.
Bunlar neler mi?
Bu yaz konser
vermekten tatil yapmaya zaman bulamayan Sezen Aksu, 22 Ağustos’ta İstanbul’da
vereceği konsere kadar bir hafta içinde Ege’de hem mini bir tatil yapmak hem de
Datça’daki yeğenlerini görmek ister.
Cumartesi günü 14.30 uçağıyla Dalaman’a,
oradan Datça’ya gitmek için Kanlıca’daki evinden çıkar.
Evden çıkarken de,
evinde çalışan iki kadına “Çocuklarıma çok iyi bakın Allah aşkına” diye sıkı
sıkı tembihler. Aksu, Cano’yla birlikte iki köpeğini ve kedisi İrma’yı yıllardır
evinde çalışan kadınla, yeni işe başlayana emanet eder.
Aksu, şoförünün
kullandığı otomobille havaalanının yolunu tutar.
Aksu, havaalanına gidene
kadar arka koltukta yanına oturttuğu Cano’yla sohbet eder.
Havaalanında da
onunla vedalaşıp uçağa gider.
Şoför, Kanlıca’ya dönerken yolda eşinin
hastaneye kaldırıldığına dair bir telefon alınca yalının kapısına geldiğinde
anahtarı o gün işe başlayan güvenlik görevlisine teslim eder ve
gider.

İhmalleri canıyla ödedi
Dün de yazdığım gibi, “Sezen kapıdan,
evdeki iki kadın bacadan” tüyer...
Kanlıca’daki yalı o gün işe başlayan
güvenlik görevlisine kalır.
Üstelik evdekiler, öyle bir aceleyle gider ki,
acemi güvenlik görevlisine kedi ve köpeklere yedirileceklerin yerini bile
göstermez.
Aksu’nun kedisi İrma, yan komşunun duvarını tırmalamaya başlayınca
güvenlik görevlisi hayvanların aç kaldığını anlar ve bulabildikleriyle onları
beslemeye başlar.
Cumartesi günü 15.30’da Dalaman’a inen Aksu, buradan 3.5
saatlik bir kara yolculuğundan sonra yeğenlerinin tatil yaptığı Datça Aktur’a
varır.

İlk iş evi aradı
Yol yorgunu Aksu, akşam yemeğinden sonra çok
geçmeden uykuya dalar.
Sabah kalktığında da ilk iş olarak Cano ve İrma başta
olmak üzere tüm hayvanlarını emanet ettiği yardımcısı kadını arar.
Aslında
Aksu’nun ardından Amerika’dan gelen yeğenini görmek için evine giden kadın,
Kanlıca’daymışçasına patronuyla konuşur ve her şeyin yolunda olduğunu
söyler.
Ama acı gerçek ikinci şoförün yalıya gelmesiyle ortaya
çıkar.
Ortalıkta Cano’yu göremeyen şoför, telefonla Aksu’nun asıl şoförünü
arar.
Çok geçmeden yalıya gelen şoför, arabaya bakınca Cano’nun cansız
bedeniyle karşılaşır.
Bir dizi ihmalin faturasını ağustos sıcağında arabada
unutulan Cano, canıyla öder.

Sezen Aksu nasıl öğrendi?
Pazar gününü
yeğenleriyle Datça Aktur’da geçiren Aksu’nun cep telefonu pazartesi sabahı
çalar.
Arayan kardeşi Nihat’tır.
“Abla” deyip, arkasını getiremeyen
kardeşin ses tonu kötü bir şeyin habercisidir.
Aksu, “Anneme mi bir şey oldu,
yoksa babama mı?” diye sorar panik bir halde.
Nihat, “Cano” der, ama devamını
getiremez.
Kardeşi Nihat’ın isteğiyle Cano’nun ölüm sebebi Aksu’ya
söylenmez.
Cano’nun arabanın yanında ölü bulunduğu bilgisini alan Aksu,
“Acaba onu birileri mi zehirledi?” diye ısrarla otopsi yapılmasını ister. Ama
onlar, otopsi yapmadan Cano’yu gömmekte ısrar edince Aksu, yanındaki Meral
Okay’a, “Yoksa onu arabada unuttular da, zavallı orada sıcaktan mı öldü?” diye
sorar ve gerçek geç de olsa ortaya çıkar.
8.5 yaşındaki Cano’nun ölümü kadar,
Cano’sunun, onu emanet ettiği insanların ihmali sonucu öldüğü gerçeği Aksu’nun
acısını daha da katlar.
15 yıldır yanında çalışan şoför, yıllardır Aksu’nun
yardımcılığını yapan kadın ve yeni işe başlayan bir diğer yardımcı, “Biz artık
Sezen Hanım’ın yüzüne bakamayız. O acıyla bu evde yaşayamayız” diye işi
bırakırlar.
Cano’nun ardından günlerce gözyaşı döken Aksu, acıları içine atıp
öyle çıkar Kuruçeşme Arena’daki konserine...
Aksu, “Türkiye’de onca acı
varken, üstüne bir acı da ben katmak istemem. Duygularımla işimi birbirine
karıştırmam” der.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.yildizforum.yetkinforum.com
 
Sezen üç günde hiç Canoyu sormadı mı?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
YıLdız Foruma HoşgeLdiniz :: GÜNCEL HABERLER :: Magazin Haberleri-
Buraya geçin: