“Bir kelimeye ihtiyacım var” dedi içeri giren adam. Uzun zamandır kapısını çalan birinin olmamasının heyecanıyla yerinden fırladı genç kız. Yeni boyandığı belli olan parlak dudaklarını ısırmaya başladı. Adamın yüzüne baktı ipucu almak için. Adam tepkisizdi. Hiçbir ifade yakalayamayınca “Nasıl bir şey istiyorsunuz?” diye sordu. Adam ileriye doğru bir kaç adım attı, bir yandan da süslü harflerle dolu raflara bakıyordu.
“Kararsızım” dedi.
Genç kız tezgahın altındaki çekmeceyi çekti. Gıcırdayan çekmeden özenle bir kelime çıkarıp tezgahın üzerine koydu. Adam tezganın üzerindeki tozlu kelimeye baktı; “Sessizlik”
“Tam size uygun” dedi genç kız. Kararsızlık anlarının en iyi ilacı bu. En azından şimdilik.”
Adam başını öne eğip ellerini ceplerine koydu. Arkasını dönüp bir kaç adım attı. Genç kız yanlış bir şey söylemiş olmanın tedirginliyle seslendi;
“Bekleyin lütfen. Elimde daha güzel kelimeler de var”
Adam arkasını döndü.
“Gerek yok” dedi pervasızca “Ben çoktan aradığımı buldum”