YıLdız Foruma HoşgeLdiniz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
YıLdız Foruma HoşgeLdiniz

iyi vakit geçirmeniz diLeğiyLe
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Bulutların üstünden bıraktım ben kendimi..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
RapunZeL
Süper Moderotor
Süper Moderotor
RapunZeL


Kadın Mesaj Sayısı : 896
Yaş : 33
Nerden : İstanbuL
Lakap : *Tavsan Disli*
Kayıt tarihi : 02/09/08

Bulutların üstünden bıraktım ben kendimi.. Empty
MesajKonu: Bulutların üstünden bıraktım ben kendimi..   Bulutların üstünden bıraktım ben kendimi.. EmptyÇarş. Eyl. 03, 2008 6:14 pm

sanırım artık zamanı geldi…
….
Bu kimsesizlik değil… Bunun adı yok..
Tarihsel bir süreç içerisinde çoğalan ve artık çoğalmasına bile izin verilmeyen
yanık cümleler.. Bağlar arası bir yolculukta yürekten yüreğe itinayla karalanmış
birkaç anlam..
İki yol vardı…
Çok sesli bir müzik…
Amaçlar
saptı..
Eşyalardaki dilsizliğin dile geldiği bir anda ve “bir hiçe
dönüştürüldüğünü” görünce ayak seslerimin, ilk defa kocaman bir parça kopup
gitti…
Anlatmaya çalışmanın nafile olduğu bir geçiş anında fark ettim her
şeyi.. Bu öyle bir şeymiş ki; değer verdiklerinizin paylaşmaya yüz verdiğiniz,
kimi zaman dokunduğunuz, özen gösterdiğiniz herhangi an’ın gözlerinize
aldırmadan damar yolunuzdan kendisini, tüm güç ondaymışçasına çekmesi gibi…
Duygular…. savruk ve kırıcı…
Sene hesabı yapmadan ve boşluğun çöplüğüne adım
daha fazla karışmadan gidiyorum… Belki böyle bir açıklama gereksiz düşecek,
belki sözler, sözlerim, buraya düşen cümlelerim yetmeyecek; yine de olan biten,
yitip giden her şeye rağmen “sevgim” önünde eğiliyorum… Sen olmasaydın hala koyu
kahverengi gözlerle etrafı bu denli iyimser ve bu denli içten
göremeyecektim…
Çok ağladım… Şimdi de ağlıyorum…
En çok incindiğim andan
bu yana yaşadığım ve kimsesizliğimde dahi söyleyemediğim, aslında
haykıramadığım, yanı başımda…
Şiirlerim vardı…
Her ne olursa olsun bir
kavgam vardı….
Ama ben hiç kavga etmeyi sevemedim bu hayatta. Varsa yoksa,
sol yanımda duran ben’in, örselenmiş bile olsa yanında durabilmesini istedim…
Öyle büyük arzularım da olmadı… Yahut ne bileyim, kişileri birbirine düşürecek
düşüncelerim de… Varsa yoksa, bitiş çizgisini geçen bir aşkın karşılıklı saygıyı
ortadan kaldırmayacak, her ne olursa olsun sahip çıkılacak bir özel tarafının
olmasıydı…
Günler… günler… günlerin ardından…
Kayıtlı bir telefon
numarasının, kayıtsız olduğu düşünüldüğü bir zaman aralığında seslenişiyle, bir
yudum aldım kahvenin midemi zorlayan sıcakla soğuk arasındaki tadından… Sigara
molasındaydım, son hazırlıklarımı yapıyordum… Ruhum çalınmış bir halde
adımlarımı zorla¤¤¤¤¤, odaya girdim
Kare ve çember…. İkisi arasındaki
benzetmeyi ilk defa düşürdüğümde günlüğüme, ayrılık kokuyordu şehir… Hep bir
pencere vardı… bir sonsuzluk… bir mum… bir tutam tütsü kokusu… bir düş… adı
konulmuş bir yokluk, her zaman vardı… Kovaladıkça geceyi ilmek ilmek çözüldü
özüm… Yazarken salıncağa binmeyi özlediğimi fark ettim. Lunaparkta o oyuncaktan
bu oyuncağa koşuşturmayı… Pamuklu şeker alıp yüzüme gözüme bulaştırmayı… Elmalı
şekeri yerken dişlerime yapışmasını… Yalnız kaldığımda, o bir hayal bile olsa ve
o her kimse, ona sarılmayı…
Yazarken, yazıyorken bütün kesirli aşkları bir
tam sayı haline getirebilmeyi…Öpmeyi, okşamayı, koklamayı…
Bu defa
parmaklarım titriyor ve ilk defa karar perdesinden sesim yükseklere doğru
çıkıyor… Ne seni, ne onu ne de hiçbirinizi üzmeyi istedim…
Ara
geçiş:
“”"Az çok içime dokunabilmişsen beni anlayacağını
biliyorum…”"”
Eğer bir yükü daha fazla taşıyamayacaksan bırakmalısın, belki
de ben çok inatçıydım (inatçıyım evet). Anılardır bir insanın prangası…
Sürüklersin, sürüklersin… Ta ki seni kendisinin olduğu yere hapsedene kadar.. Bu
yolculuğun sonunda ya ondan kurtulmalısındır ya da onu her koşulda taşıyabilmek
adına yaşamından vazgeçmelisindir… Hangisini seçtiğime gelince kesin ve net bir
şey var ki bu defa kendime saklıyorum. Yaşandıkça görülsün
diye…
***
İsimsiz son sözlerim sizlere…. :
Sana :
Merdivenlere ve
uykularında seni ziyarete gelen adama lütfen iyi bak…
sana:
Düşlerin öyle
narinki, sahip çık!
sana:
taşıyabildiğin sürece kırmızı bastırılmış
duyguları açığa çıkarır, koru ve sarıl ona!
sana:
yanında
olacağım…
sana:
eğer bilseydi tüm o yaşanılanları acaba ne derdi hiç
düşündün mü? Karşısında dimdik duramayacağın bir sele kapılmak ancak ve ancak
ortalığı viran eyler. Zamanında pas…
sana:
Belki yine birgün ansızın çıkıp
gelirim, bağırırsın arkamdan…
sana:
verdiğim oyuncağa iyi bak olur
mu?
sana:
İyi ki varsın, olacaksın da!
sana:
Nargile kokusunda
sohbetlere devam…
sana:
ruhsal devinimlerin hayra çıkar
inşaallah..
sana:
biliyorum o gece hissettiklerimi birgün sen de
hissedeceksin. Dilerim o an “ne alaka” dediğin bir anda aklına ben
gelirim…
sana:
hala o düğümü saklıyorum. Kısa bir zaman sonra
göstereceğim..
Bir sana bir de bana…
Bulutların üstünden bıraktım ben
kendimi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.yildizforum.yetkinforum.com
 
Bulutların üstünden bıraktım ben kendimi..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Sana Kendimi Yolluyorum

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
YıLdız Foruma HoşgeLdiniz :: Aşka Dair Herşey :: Aşk Hikayeleri-
Buraya geçin: