Bağış yapanların sayısı 21 binden fazla olabilir
Fener vurgununun ilginç diyaloglarını Vedat Ali Aydın Almanya'dan bildiriyor
04.09.2008 14:49
Almanya’ya görülmekte olan Deniz Feneri davasında neler yaşandığını Habertürk açıklamaya devam ediyor.
Deniz Feneri vurgununun kronolojisinin ardından, mahkemedeki bazı diyalogları da açıklıyoruz. Bu diyaloglar, amacı sadece yardım etmek olan insanların paralarınınnasıl ve nerelere kullanıldığını da kanıtlıyor.
Alman hakim Dr. Jachen Müller ile Deniz Feneri’nin muhasebecisi itirafçı Firdevsi Ermiş arasında yaşanan diyalog şöyle:
PROGRAMLAR TÜRKİYE’DENFirdevsi Ermiş : Deniz Feneri’nin reklamları Türkiye’de ayarlanıyordu. Reklamlar Türkiye’de yapılıyor, burada yayınlanıyordu. Türkiye’deki reklamlarda Türk, Almanya’daki reklamlarda Almanya’daki banka hesapları yayınlanıyordu. Bir aile gösterildi, yapılan bağış ile yardımın yapıldığını gördüm. Haftada bir kez yayınlanan bir program vardı. Diğerleri de belirli zamanlarda (kurban bayramı, ramazan gibi) faaliyetler gösteriliyordu. 2005’in ortalarından itibaren Almanya’da da programlar yapılmaya başlandı. Bu programlar Türk gazetelerinde de yayınlanıyordu.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Peki bu programlar internet üzerinden de yayınlanıyor muydu?
Firdevsi Ermiş: İnternet üzerinden de yapılmaya çalışıldı, ancak bu başarılı olmadı.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Peki parayı bağışlayanların bilgilerini ne yapıyordunuz?
Firdevsi Ermiş: Parayı bağışlayanların isimleri, resmi muhasebede kayıt altına
alınıyordu.
Hâkim Dr. Jachen Müller: 21 binin üzerinde kişinin bağışta bulunduğu belgelerde yer alıyor. Bu bilgi doğru mu?
21 BİN KİŞİDEN FAZLA OLABİLİR
Firdevsi Ermiş: Belki daha fazladır.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Bağış vere paralar4ın nereye kullanıldığını kimler
biliyordu?
Firdevsi Ermiş: Bağış ve paraların nereye kullanıldığını Mehmet Gürhan ve ben biliyordum.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Siz kendiniz insanların yardımına ihtiyacı olduğunu
biliyor muydunuz, yoksa size şuna şuna yardım edin mi deniyordu?
Firdevsi Ermiş: Ben Türkiye’de veya diğer ülkelerde yardB
1mın nasıl kullanıldığını bilmiyorum.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Size bu bilgilerin veya harcamaların doğruluğu konusunda bilgi veriliyor muydu? Siz daha sonra bunu hiç sordunuz mu?
Firdevsi Ermiş: Ben sormadım, kendi şirketlerinde kullandıklarını söylediler, ben de inandım.
PARALAR ÖNCE GÜRHAN’A SONRA TÜRKİYE’YEHâkim Dr. Jachen Müller: Postbank, Commerzbank ve Vakıfbank’tan çekilen nakitler önce Mehmet Gürhan’a oradan da Türkiye’ye mi gidiyordu?
Firdevsi Ermiş: Evet, doğru.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Bu paralardan Mehmet Gürhan’a geçen kısım olmuş mudur?
Firdevsi Ermiş: Bunu sayın Gürhan bilebilir.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Banka havaleleri de oldu mu?
Firdevsi Ermiş: Evet oldu, yalnız miktar olarak ne kadar olduğunu şu an söyleyemem.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Peki, paraların ne kadarı şirketlere aktarıldı, ne kadarı yardımlarda kullanıldı?
Firdevsi Ermiş: Bunu net olarak bilemem.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Siz %40’a %60 oranından bahsetmiştiniz.
Firdevsi Ermiş: Evet, %40’a %60 oranında kullanıldı. Ben bunu çekilen nakit
paralardan bunu kafamda kısa bir değerlendirdim. Çekilen nakit paraları ve
aktarılanları düşününce bu orana ulaştım.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Çekilen peşin paraların mı?
Firdevsi Ermiş: Çekilen nakit paralar vardı. Ben o zaman bunu 15 milyon Euro olarak tahmin ediyorum. Şirketlere ana sermaye olarak yatırılanları kafamdan geçirdim. Bununda 6 milyon olabileceğini kafamdan geçirdim. Bu ikisi arasındaki oran % 40’a %60’dır diye tahminen söyledim.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Bu geri kalanın yardım olarak kullanıldığını mı
söylüyorsunuz.
Firdevsi Ermiş: Evet, ama havalelerin ne şekilde kullanıldığını bilmiyorum.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Siz yardım olarak gittiğini düşündüğünüz para gittiğini sadece tahmin ediyorsunuz, bilmiyorsunuz değil mi?
Firdevsi Ermiş: Tabi ben bilemem. Bana şirketlere aktarılanları söylediler, o yüzden böyle düşünüyorum. Ben benim hiyerarşik olarak üstüm olan birisine ‘’ sen bu paraları ne yaptın’’ diye nasıl sorabilirim.
HEPSİNİN GAYRİRESMİ MUHASEBESİ VARHâkim Dr. Jachen Müller: Tabi ki, siz adama kaba bir şekilde değil de, uygun bir üslupla, ‘’ben muhasebeciyim, sayın Gürhan bu paralara ne oldu’’ diye
sorabilirdiniz. Bunu da mı sormadınız?
Firdevsi Ermiş: Ben sormadım, 5 ton peynir faturası var, ben bunu görünce gerçek olup olmadığını soramam.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Peki bu örnekte fatura var. Nakit elden çekilen paraların harcamalarına ilişkin de faturalar var mıydı?
Firdevsi Ermiş: Hayır, hepsinin faturalı olduğunu söyleyemem.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Deniz Feneri’ne sizce ne kadar para gitmiştir?
Firdevsi Ermiş: ???? (Cevap vermedi)
Hâkim Dr. Jachen Müller: Bütün şirketlerin gayri resmi muhasebesi var mıydı?
Firdevsi Ermiş: Evet, tüm şirketlerin böyle bir muhasebesi vardı.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Sayın Ermiş, peki bu şirketlerin kendi faaliyetlerinde gelirleri de var mıydı?
Firdevsi Ermiş: Euro 7’nin reklam gelirleri, program gelirleri, canlı yayın
araçlarının kiralanmasından gelen gelirler vardı. Hepsi bu kadardı.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Bu rakam yıllık ne kadardı, bunu söyleyebilir misiniz?
Firdevsi Ermiş: Ben 2004 yılından sonra Gökhan Gürbüz’ün reklam müdürlüğüne getirilmesiyle beraber reklam gelirlerinin yükseldiğini söyleyebilirim, ancak rakam söyleyemem.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Reklam gelirleri ile masrafların tümü karşılanabiliyor muydu?
Firdevsi Ermiş: Gökhan beyin gelmesiyle beraber, 2005’ten itibaren evet.
Hakim Dr. Jachen Müller: Weiss şirketinin gelirleri var. Bu gelirler kime giderdi.
Firdevsi Ermiş: Ben firma Weiss’ın gayrimenkulleri odluğunu söyledim. Ben Weiss’ın aktiflerini Deniz Feneri’nin gayri resmi muhasebesine yazdım. Resmi muhasebede yer alan kira gelirleri gerçek değildir. Gerçekte Euro 7 Deniz Feneri’ne kira ödedi. Bu gerçekte böyleydi. (gayri resmi muhasebeden bahsediyorum). Euro 7 kirayı fiilen Deniz Feneri’ne ödedi, ama resmi olarak firma Weiss’a ödenmiş gibi gösterildi.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Deniz Feneri’ne mi, Weiss’ mı ödendi?
Firdevsi Ermiş: Para fiilen ödenmedi. Ödenmiş gösterildi.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Deniz Feneri e.V ile Türkiye’deki Deniz Feneri arasındaki ilişkiyi nasıl tarif edersiniz?
Firdevsi Ermiş: Benim Deniz Feneri ile ilgili çok fazla bilgim yok, ama Türkiye’de yapılan programların aynısı uyarlanıp burada da yayınlanıyordu.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Peki sayın Ermiş, Türkiye’deki ve Almanya’daki dernekler arasındaki para akışı nasıldı?
Firdevsi Ermiş: Son zamanlarda Deniz Feneri Türkiye’ye para havale edildi.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Peşin, elden para verildi mi?
Firdevsi Ermiş: Ben sadece Sayın Zekeriya Karaman’a verildiğini söyleyebili
rim. Bu paraların yardım amacıyla verildiğini biliyorum.
KARARLAR ZEKERİYA'DANHâkim Dr. Jachen Müller: Türkiye’deki Deniz Fener’inde kararları kim veya kimler alıyordu?
Firdevsi Ermiş: Kararları şu veriyor desem, bu sadece bir tahmin olur. Resme bakarak son zamanlardaki oluşuma göre kararları veren Zekeriya Karaman’dı. Bu sadece bir tahmindir.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Kanal 7 ve Yeni Dünya Aş. Türkiye’de aynı binada mıydı?
Firdevsi Ermiş: Hayır, ayrı binalardaydı.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Euro 7 nasıl kuruldu
Firdevsi Ermiş: Media 7’nin devamı olan bir şirkettir.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Media 7’ye ne oldu?
Firdevsi Ermiş: Bu Yimpaş’a % 99 oranında ait olan bir şirketti.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Media 7’ye ne oldu Sayın Ermiş?
Firdevsi Ermiş: Yimpaş iflas masasındaydı. Media 7 battı.
Hâkim Dr. Jachen Müller: Media 7’nin malzemelerini mi satın aldı?
Firdevsi Ermiş: Evet